Taşındım! Yeni adresim: http://nanoturkiye.net

16 Mayıs 2008 Cuma

İkinci NNI Raporunun Özeti - 1

Dün gece saatlerinde raporun özetini sizlerle paylaşacağım demiştim. Bugün raporun ilk özetini oluşturdum. Devamını yarın yazacağım. İngilizce bilenlerin raporu okuması tavsiye edilir. Buyurun.

NNI'nin nanoteknoloji tanımı ile başlayalım: 1-100 nm aralığında maddelerin gösterdiği farklı özelliklerin anlaşılması, kontrol edilmesi ve kullanılması.

NNI'nın 2009 bütçesi 1.5 milyar $. Böylece kurulduğu 2001 yılından 2009'a kadar bu kurum sayesinde nanoteknolojiye aktarılan para 10 milyar $ olacak.

NNI'nın 4 alt komitesi var: Nanoteknolojideki Genel Gelişmeleri inceleyen bir birim, Nanoteknolojinin Çevre ve Sağlığa olan etkisini inceleyen bir birim, Nanoteknolojinin Endüstri ve İnovasyonla olan ilişkini inceleyen bir birim, Nanoteknolojiyi topluma çeşitli yollarla duyurmaya çalışan bir birim. Şimdi de UNAM'da bu birimlere karşılık gelen birimler var mı bakalım:

NNI Genel Araştırma Birimi: Sanırım bunu her araştırmacı kendisi yapıyor. UNAM'ın sitesinde böyle bir birimden bahsedilmemiş.

NNI Sağlık Birimi -UNAM: Tıbbi Uygulamalar için Lazerler ve Lazer Fiberler: Mehmet Bayındır, Ömer İlday; Nanobiyoteknoloji: İhsan Gürsel, Mehmet Öztürk, Tamer Yağcı, Can Akçalı, Cengiz Yakıcıer, Uygar Tazebay [Bu birimlerin nanoteknolojinin sağlık üzerine etkisini araştırıp araştırmadığını bilmiyorum. ]

NNI Endüstri ve İnovasyon Birimi: Böyle bir birimde ne yazık ki göremiyoruz. Bunun sebebi ise UNAM'daki bilim adamlarının fen fakültesi ve elektronik mühendisliği öğretim elemanlarından oluşması. UNAM'a endüstri ile ilgili araştırmacıların katılıp, böyle bir birimin açılmasını temenni ediyoruz. Bu birim sayesinde UNAM'da yapılan projelerin şirketleşmesi hızlanabilir.

NNI İletişim Birimi: Ben şahsen böyle bir birimi siteden göremedim. UNAM nanoteknoloji konusunda çok doyurucu bilgiye sahip bir siteye sahip değil ne yazık ki. Şimdilik, nanoteknoloji dünyasında olup bitenleri toplumla paylaşma gibi bir görevi yerine getiremiyor. Temennimiz, UNAM'ın nanoteknolojiyi ülkemizde daha çok kişiye ulaştırması.

[UNAM'ın kurulması ülkemiz açısından önemli bir mesele, bunu kimse inkâr edemez. Benim burada yapmaya çalıştığım UNAM'ı geliştirmek yapılabilecekler hakkında bir fikir belirtmek.]



Önemli Sonuçlar:
1 - Amerika nanoteknolojide hâlâ Dünya lideridir: Bu sonuca varılırken ülkelerin AR-GE çalışmaları, bilimsel yayınları, yapılan atıflar ve patentleri göz önünde bulundurulmuş. AB'nin makale sayısı ABD'deninkinden fazladır. Çin'in etkisi artmaktadır. NNI destekli bir çok araştırma ticari uygulamalara dönüşmüştür. "Nanoteknolojik ürünün" standart bir tanımı olmadığı için karar vermekte zorlanılmış.

2- Nanoteknolojiye has etik sorunlar yoktur: Nanoteknolojinin zararları hakkındaki endişeler diğer teknolojik gelişmeler için de vardır: eşitlik (herkes nanoürün alabilecek mi?) ve gizlilik (kişisel bilgilere herkes ulaşacak mı?) Nanoteknolojinin sosyal hayata etkisi araştırmalarına devam edilmelidir.

3- Nanoteknolojik standardlar oluşturulmalıdır: Ülkeler AR-GE, ticaret konularında standardlarını belirlemelidir.

4- İletişim: NNI nanoteknoloji hakkında güvenilir bir kaynak haline gelmelidir. Aldatıcı ve abartılı ifadelerden kaçınmalıdır. [Aynı şey UNAM için de söylenebilir. Ne yazık ki ülkemizde medya bilim adamlarımızın her çalışmasını çok fazla abartarak vermektedir. Gazete, TV Türk bilim adamlarının yaptığı çalışmayı, sanki Dünya'nın tüm sorunlarına çözüm olarak sunuyorlar.Bunu engellemek için UNAM kendisi tanıtımını yapabilir.]

Bu ana kararları verdikten sonra son 3 yılda nelerin değiştiğini aktarıyor rapor.



2005 ile 2008 Yılları Arasındaki Fark

1- Yatırım Miktarı: Aşağıdaki grafik, ABD'nin nanoteknolojiye harcadığı para miktarını gösteriyor. Görüldüğü gibi yapılan yatırım, her yıl artmış. 2009'daki bütçe 2001'dekinin nerdeyse 3 katı. Dikkati çeken bir başka nokta ise, bütçenin büyüme hızının son yıllarda düşmesi.

Özel sektörün Dünya çapında nanoteknolojiye aktardığı miktar 2005'te 5 milyar iken 2007'de 7 milyar oldu. Bu da nanoteknolojiye Dünya çapında önem verildiğini gösteriyor.

ABD 2005 yılından beri kanser nanoteknolojisi ve nanoilaç araştırması yapmak için tam 21 araştırma merkezi kurdu. NNI toplamda 81 araştırma merkezine sahip. Ülkemizde şimdilik sadece 1. Bu da büyük bir gelişme. UNAM'ın sistemi daha tam oturmadığı için başka merkezler inşa edilmiyor olabilir. UNAM sistemini oturttuktan sonra başka merkezlerin açılması lâzım.



Bu resim ise ABD'nin hangi sahaya ne kadar para aktardığını gösteriyor. (milyon dolar)









ABD'deki nanoteknoloji merkezlerinin haritası.















Önemli Not: Nanoteknoloji endüstrisi diye bir kavram olmadığı için, ülkeleri nanoteknoloji alanında karşılaştırmak biraz zor. Karşılaştırma şimdilik yayınlar, yapılan alıntılar, araştırma merkezi sayısı, yeni ürünler ve patent sayısı gibi değişkenlere göre yapılıyor.



2- Makale Say
ısı

Yandaki grafikte ülkelerin son 16 yılda yayınladıkları nanoteknoloji konuları makalelerin sayısını görüyoruz. ABD ülke bazında lider fakat AB ülkelerin toplamı ABD'yi geçiyor. Çin de (Tayvan ile birlikte) önemli bir ülke.




Bu grafikte de her yıl ülkelerin nanoteknoloji ile ilgili makalelerin yüzde kaçına katkısı olduğu gösteriliyor. ABD açık ara önde. Bu iki grafikte Science, Nature ve Proceedings of Natural Academy of Sciences dergilerindeki makalelere bakılmış.






Bu grafik ise SCI (Bilimsel Alıntı Endeksi) hangi ülkeden makalelere ne kadar atıfta bulunulduğu gösteriyor. Sırasıyla ABD, AB, Çin, Japonya, Almanya, İngiltere, Güney Kore, İspanya, Kanada, Hindistan, Hollanda, İsveç, Tayvan, Avustralya, İsviçre, Singapur, Belçika ve İsrail.












Yarın özetin devamı ile karşınızda olacağım... İyi geceler.

 

Yukarı