Taşındım! Yeni adresim: http://nanoturkiye.net

22 Mayıs 2008 Perşembe

Karbon Nanotüpler Asbest Gibi Kanserojen Mi?

Salı günü Nature Nanotechnology dergisinde çıkan bir makalede bazı nanotüplerin yeteri miktarda vücud içine çekilmesi sonucu asbest kadar zararlı olabileceği anlatıldı. Bilim adamları nanotüplerin mezotelyama - vücuda bulaştıktan 30-40 yıl sonra anlaşılabilen bir akciğer kanseri - oluşturma riskinin olup olmadığı araştırmış. Sonuç ise, uzun ince çok katmanlı karbon nanotüplerin asbest fiberleri gibi davrandıkları ve kanser oluşturma potansiyeline sahip oldukları.

"Çalışmamız tam da güvenli ve sorumlu bir nanoteknoloji gelişimi için yapılmış stratejik, odaklı bir çalışma. Bir çok alanda kullanılması beklenen bir malzemenin sağlık araştırması yapılmış oldu. Bilim adamları yıllardır uzun, ince karbon nanotüpler hakkında endişelerini dile getirdiler ama ABD'deki hiç bir araştırmacı bu soruya cevap aramadı." dedi Andrew Maynard, makalenin yazarı.

Asbest ile oluşmuş bir salgının ABD'ye 200 milyar $ masraf yapacağı düşünülüyor.

Anthony Seaton, makalenin bir başka yazarı, bundan sonra karbon nanotüp üretilen yerlerde nanotüplerin nefesle alınımının engellenmesini ve bu konuda vakit geçmeden daha geniş araştırmaların yapılması gerektiğini düşünüyor.

Profesör Kenneth Donaldson, University of Edinburgh araştırmayı yöneten bilim adamı, işin tam bitmediğini söylüyor. Nanotüplerin asbest fiberleri gibi akciğer içine kadar girip kansere yol açabileceği tam bilinmiyor. Araştırmacılar ayrıca nanotüplerin sadece fiber gibi davranıp davranmadığını incelediklerini, nanotüplerin akciğerlere olan etkilerini incelemediklerini önemle vurguluyorlar.

Araştırma sonucu iyi bir haber de ortaya çıktı. Kısa ve spiral karbon nanotüpler, asbest fiberleri gibi davranmıyor. Bu sonuca göre sağlıklı ürünler için hangi tip nanotüplerin kullanılması gerektiği bulunabilir.

Sağlık ve Nanoteknoloji nanoteknolojinin şu an en önemli alanı bence. Nanoteknolojinin hayatımıza girmesi için nanoürünlerin sağlıklı olduğunu göstermek gerekli. Ülkemizde de tıp uzmanlarının bu konuya eğilmesi çok mantıklı bir hareket olacaktır. Çünkü Dünya'da bu konu üzerine çalışan çok az kişi var.

Kaynak: 1

 

Yukarı